Ankara Şehir Hastanemiz doktorları Fen bilimleri alanında Mehmet Akif Ersoy Bilim ve Sanat Ödülü'ne layık görüldü. Ödüle layık görülen Prof. Dr. Musa Akoğlu ve Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, Türkiye'de cerrahinin gelişmesi ve birçok cerrahi kliniğinin kurulmasına katkı sağladılar.
Fen bilimleri alanında Mehmet Akif Ersoy Bilim ve Sanat Ödülü'ne layık görülen Prof. Dr Birol Bostancı ve Prof. Dr Musa Akoğlu'na ödüllerini, geçen hafta Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen İstiklal Marşı'nın Kabulünün 100. Yılı ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Programı'nda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan verdi.
Ankara Şehir Hastanemiz Cerrahi Onkoloji İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Musa Akoğlu, layık görüldüğü ödülün, Türkiye için anlamlı bir günde Cumhurbaşkanımız Erdoğan tarafından verilmesinin onur verici olduğunu söyledi.
Meslek hayatı boyunca Türkiye'de genel cerrahinin gelişmesi için çalıştığını anlatan Akoğlu, şöyle konuştu:
"Genel cerrahi geniş bir alan. Ömrüm boyunca genel cerrahinin bölümlere ayrılması için çalıştım. Cerrahinin yan dallara ayrılmasını sağladık. Şu an ana dal olan genel cerrahinin iki dalı var. Bunlar gastroenteroloji cerrahisi ve cerrahi onkoloji. Bunların kurumsallaşması için çaba gösterdim, çalıştım ve hala da çalışmaya devam ediyorum. Şanslıyım çünkü yanımda bu konuda inançla çalışan ekip arkadaşlarım var. Arkadaşlarım bu konunun kurumsallaşmasına destek verdiler. Hep beraber bu kavramların kurumsallaşmasını sağladık."
Prof. Dr. Musa Akoğlu, Türkiye'nin cerrahi alanında dünyayla yarıştığını belirterek, "Cerrahi alanda dünyadaki tüm teknolojiyi biliyor ve kullanıyoruz. Bu konuda hiçbir eksiğimiz yok. Bu alanda kişilerin becerilerinin yanında ekip halinde çalışmak çok önemli. Onun için ekip halinde çalışıyoruz." dedi.
Genç sağlıkçılara tavsiyelerde de bulunan Prof. Dr. Musa Akoğlu, "Niyet hayır, akıbet hayır. Önce buradan başlamaları lazım. Yola iyi niyetle ve çalışarak başlarlarsa mutlaka başarılı olacaklardır. Sonra da sabır ve sebatla çalışmaları lazım. Başarılamayacak hiçbir iş yok. Çalıştıklarında başarılı olacaklarına dair inançlarını hiç kaybetmemelerini öneririm." diye konuştu.
"Cumhurbaşkanımızın elinden bu ödülü alırken çok duygulandım"
Ankara Şehir Hastanemiz Gastroenteroloji Cerrahisi ve Genel Cerrahi Eğitim ve İdari Sorumlusu Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı da ödüle layık görülmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek şu ifadeleri kullandı:
"Cumhurbaşkanımızın elinden bu ödülü alırken çok duygulandım. O gün İstiklal Marşımızın kabulünün 100'üncü yılıydı. Mehmet Akif Ersoy'un anısına düzenlenen törende bu ödülü almak beni çok duygulandırdı. Çünkü Mehmet Akif Ersoy sıradan bir kişi değil. İstiklal Marşı'nı yazmış, karşılığında ödül kabul etmemiş ve kendisine verilen parayı paltosu olmamasına rağmen bağışlamış bir kişidir. Keşke hepimiz Mehmet Akif Ersoy'un gösterdiği davranışı ülkemiz için karşılıksız olarak gösterebilsek ve böyle çalışabilsek. Bunu asistanlarıma, arkadaşlarıma da söylüyorum. Bu düşünceyle çalışmalarımı sürdürüyorum."
Şu ana kadar çeşitli şehirlerde gastroenteroloji cerrahisi kliniklerinin kuruluş çalışmalarında yer aldığını söyleyen Bostancı, İstanbul Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gastroenteroloji cerrahisi kliniğinin kuruluş çalışmalarında bulunduğunu anlattı.
Bostancı, bu hastanede karaciğer nakli ameliyatları da yaptıklarını belirterek, 2010'da çalışmaya başladığı Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesinde cerrahi onkoloji ve gastroenteroloji cerrahisi klinikleri ile bazı bilim dallarının kuruluş aşamalarında yer aldığını kaydetti.
Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde de karaciğer nakilleri yaptıklarını anlatan Bostancı, "Daha sonra Ankara Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, karaciğer nakli ve özellikle sindirim sistemi kanser cerrahisi alanında çalışmalar yaptık." dedi.
"Ameliyatları robotik cerrahiyle de gerçekleştiriyoruz"
Prof. Dr Birol Bostancı, Ankara Şehir Hastanemizde de yemek borusu ve pankreas gibi sindirim sistemi kanserlerinin ameliyatlarını hem açık hem de kapalı yöntemle yaptıklarını dile getirerek şöyle devam etti:
"Ankara Şehir Hastanemizdeki imkanlarla bu ameliyatları robotik cerrahiyle de gerçekleştiriyoruz. Kapalı cerrahide, küçük deliklerden karın içine girerek, televizyon ekranı gibi ekranlar yardımıyla ve çeşitli aletlerle ameliyatları gerçekleştiriyoruz.
Robotik cerrahi bu ameliyatları daha yetkin cihazlarla yapmamıza imkan sağlıyor. Kullandığımız robotun kollarının manevra kabiliyeti insan kabiliyetine yakın, hatta üstün olduğu noktalar var. Mesela bilek hareketleri robotta 540 dereceye kadar dönüyor. Uygun olan hastalık grubunda robotu da kullanarak ameliyatları başarıyla gerçekleştiriyoruz. Kanser cerrahisinde hem kanserli bölgeyi çıkarmak hem de onun çevresindeki lenf bezlerini çıkarmak çok önem taşıyor. Kliniğimizde bütün bu ameliyatlar üst düzeyde uygulanıyor."
"Yaptığımız işler yurt dışında yapılan işlerden daha aşağı değil"
Türk hekimlerinin yaptığı ameliyatları ve Türkiye'deki sağlık altyapısını değerlendiren Bostancı şunları da kaydetti:
"Yaşamım boyunca yurt dışında, ABD, İngiltere, Japonya gibi ülkelerdeki farklı merkezlerde kısa süreli olarak bulundum. Türkiye'nin yabancı ülkelerdeki cerrahiden, hekimlikten hiçbir eksiği yok. Türk hekimler, cerrahlar kalite düzeyi olarak yurt dışındakilerle eş. Yaptığımız işler de yurt dışında yapılan işlerden daha aşağı değil. Yurt dışında yapılanları adım adım takip ediyoruz ve orada yapılan tüm işlemleri şu anda özellikle kanser cerrahisinde Ankara Şehir Hastanesinde gerçekleştirebiliyoruz. Hiçbir eksiğimiz yok."
Bostancı, Türkiye'nin sağlık alanında daha da ileriye gideceğine inandığını belirtti.