Ankara Bilkent Şehir Hastanemizde görev yapan Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Oya Topaloğlu boynun alt kısmında yer alan kelebek şeklindeki tiroid bezinin, metabolizmayı düzenleyen hormonları salgıladığını, Hipotiroidinin klinik bulgularının ise bu hormonun eksikliğinin derecesine bağlı olarak ortaya çıktığını dile getirdi. "Metabolizmanın yavaşlamasına bağlı olarak tüm vücutta, saçtan tırnağa kadar birçok bozukluk görülebiliyor. Saçlarda kabalaşma, dökülme, ciltte kuruma, özellikle ödem artışı, bacaklarda, ellerde, yüzde ve göz çevresinde şişlik, kilo artışı gibi bulgularla bu hastalıkta sıklıkla karşılaşıyoruz." dedi.
Hastalığın ilerleyen dönemlerinde tansiyon, akciğer ve kalple ilgili rahatsızlıklar da görülebildiğine işaret eden Prof. Dr. Oya Topaloğlu, "Hastalığı erken dönemde fark ettiğimiz ve erken tedaviye başladığımızda tüm bu bulguları kontrol altına alabiliyoruz. Bu hastalığı özellikle kadınlarda sık görüyoruz. Örneğin doğurganlık çağındaki kadınlarda, gebelik sırasında tedavi edilmezse, bebekle ilgili sağlık sorunları olabiliyor." diye konuştu.
Hipotiroidinin en sık nedeninin tiroid bezine karşı vücutta otoantikorların oluşmasıyla gelişen Haşimato hastalığı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Oya Topaloğlu, otoimmün hastalıkların genellikle kadınlarda görüldüğünü, bu nedenle hipotiroidiye kadınlarda daha sık rastlandığını ifade etti.
Prof. Dr. Oya Topaloğlu, hipotiroidinin yaşam kalitesini etkileyen hastalıklardan biri olduğunu vurgulayarak, bazı hastalarda tablet formundaki ilaçların yeterli etki göstermediğini ve bu durumlarda farklı tedavi yöntemlerinin uygulandığını kaydetti.
"Damardan Uygulanan Hormon Tedavisiyle Hastanın Şikayetleri Düzeldi"
Endokrinoloji Kliniğimizde hipotiroidi hastalığı nedeniyle tedavi gören 50 yaşındaki Perizade Erdoğmuş'un, yaklaşık 15 yıl önce hipotiroidi tanısı aldığını anlatan Prof. Dr. Oya Topaloğlu, Erdoğmuş'ın 5 yıldır Bilkent Şehir Hastanemizde tedavisinin sürdüğünü söyledi.
Başlangıçta 10 yıl boyunca ağızdan ilaç kullanarak hastalığın kontrol altında tutulduğunu aktaran Prof. Dr. Oya Topaloğlu, ilerleyen dönemde tedaviye yanıt alınamadığı için ilaç uyumuna yönelik tetkiklerin yapıldığını, sonuç alınamayınca damardan tiroid hormonu tedavisinin uygulandığını kaydetti.
Bu tedavi sürecinde hastanın gözlem altında tutulduğunu, alerjik reaksiyon gelişme riskine karşı dikkatle takip edildiğini dile getiren Prof. Dr. Oya Topaloğlu, uyguladıkları tedavinin ardından Perizade Erdoğmuş’un şikayetlerinin düzeldiğini dile getirdi.
Hipotiroidi hastası Perizade Erdoğmuş ise tedavisi için 5 yıl önce Bingöl'den Ankara'ya taşındığını belirterek, "Yorgunluk, halsizlik ve geçmeyen uyku halim nedeniyle hastaneye gittim ve hipotiroidi hastası olduğumu öğrendim. Bu tedaviyle hayata bakış açım değişti. İki çocuğum var, onlarla yeterince ilgilenemediğim zamanlar oluyordu ancak geçti. Artık daha erken uyanıyorum, günlük işlerimi daha rahat yapabiliyorum." dedi.